17 Ağustos Depremi

1999 Depremi: Tam 25 Yıldır Yürekleri Dağlıyor!

17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin 25. yılı, geçmişe dair unutulmaz anıları yeniden gündeme getirdi! Unutulmaz anmaları kaçırmayın!

17 Ağustos 1999 günü saat 03.02’de meydana gelen Marmara Depremi, Türkiye'nin modern tarihinin en büyük felaketlerinden biri olarak kaydedilmiştir. Merkez üssü Gölcük olan bu 7,4 büyüklüğündeki deprem, sadece Kocaeli ve Yalova'yı değil, Marmara Bölgesi'nin geniş bir alanını etkisi altına almış ve 45 saniye süre ile adeta depremin canını okumuştur. Türkiye’nin her köşesinde hissedilen bu yıkıcı olay, tam olarak aniden gelerek hazırlıksız yakaladığı insanları derin bir korkuya sürüklemiştir.

Felaket sonrası yapılan anmalarda, yaşanan acı olayların derin izleri bir kez daha hatırlanarak, sonraki nesillere de bu deneyimlerin aktarılması gerektiği vurgulanmaktadır. 25. yıl dönümünde, Gölcük'te düzenlenen anma törenlerinde hayatını kaybedenler için dualar edilmiş ve Mehmet Gürel gibi yerel liderler de halkı bir araya getirerek depremin unutulmaması adına çeşitli hatırlatmalar yapmıştır. Tüm ülke genelinde yapılan bu törenlerde, deprem gerçeğiyle yaşama bilinci daha da pekiştirilmiştir.

Anma programlarında konuşmalar yapan uzmanlar arasında yer alan jeolog Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul’un yıkıcı bir depreme hazırlıklı olmadığını belirtmekte ve mevcut yapıların bu tür bir riske asla hazırlıklı olamayacağını vurgulamaktadır. Bu bağlamda, gerek bireysel anlamda gerekse toplumsal düzeyde depreme karşı alınacak tedbirlerin ve bilinçlenmenin önemine işaret edilmektedir. Deprem vergisi adı altında toplanan fonların ise amacına göre kullanılması gerektiği eleştirileri de sıklıkla gündeme gelmektedir.

Öte yandan, 17 Ağustos Marmara Depremi sonrası unutulmaz fotoğraflar ve anılar hâlâ yaşamaktadır. Toplum olarak yaşanan bu acı tecrübeyi kuşaktan kuşağa aktarmak öncelikli sorumluluğumuzdur. Unutmayalım ki deprem sadece bir doğa olayı değil, aynı zamanda bir gerçekliktir! Ülkemiz 17 Ağustos’la birlikte yaşadığı bu zor günleri unutmamak için hatırlamakta ve anmakta kararlıdır. Unutulmaz bir olaya tanıklık eden Türkiye, depremlerle yaşamaya alışmak zorundadır!

Ve işin ilginç yanı, Marmara Depremi sonrasında yapılan 7,4 büyüklüğündeki bu yıkıcı olay, Türk toplumu üzerine bıraktığı izler ve hafızalarda yeniden bulunma arayışlarıyla, bir dönem yaşanan acılarla şekillenmiştir. Acı hatıralar ve yaşamışlıklar projelerle zihinlerde canlandırılmaktadır.