Hulusi Akar, eğitimin amacı

Hulusi Akar'ın Allah Korkusu Açıklaması: Eğitimin Yeni Amacı mı?

Eski Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, eğitimin amacıyla ilgili büyük bir tartışma başlattı: 'Bilgi değil, Allah korkusu!' Bakalım bu sözler neler getirecek?

Hulusi Akar, Türkiye’nin eski Milli Savunma Bakanı ve AKP Kayseri milletvekili, katıldığı bir etkinlikte oldukça tartışmalı bir açıklamada bulundu. Akar, eğitimin amacının bilgi edinmek değil, ‘Allah korkusu ve kuldan utanmak’ olduğunu ifade etti. Bu sözler, sosyal medyada büyük yankı buldu ve gerek muhalefet, gerekse sivil toplum kuruluşlarından çeşitli tepkilere yol açtı. Eğitimin niteliği ve amacı hakkında yapılan bu tür açıklamalar, eğitim sisteminin geleceğini ve toplumsal değerlerin dönüşümünü sorgulama fırsatı sundu.

THTM Aydınlanma ve Laiklik Komisyonu üyesi Orhan Gökdemir, Akar’ın sözlerine sert bir yanıt vererek İslamcı geçmişine dikkat çekti. "Karanlığa karşı harekete geçmeye çağırıyoruz" diyen Gökdemir, eğitimin bireylerin düşünsel gelişimini sağlaması gerektiğini savundu. Zira, eğitim yalnızca bilgi aktarımı değil, aynı zamanda bireylerin eleştirel düşünme ve sorgulama becerilerini geliştirmesi için de önemli bir araçtır. Akar’ın açıklamarı, toplumda nasıl yankı bulduğunu ve özgür düşünce ortamını nasıl etkilediğini sorgulatıyor.

Hulusi Akar’ın açıklamaları, Türkiye’nin sosyo-kültürel dinamiklerinin bir yansıması gibi görünse de, bu tür söylemlerin eğitim dünyasında yarattığı etki daha derin ve karmaşık. Eğitimden beklenen hedeflerin yalnızca bilgi kazanımı olmaması gerektiği görüşüne katılan birçok eğitimci, bireylerin kendilerini geliştirmelerini sağlayacak bir sistemin önemine vurgu yapıyor. Ayrıca, ‘Allah korkusu’ gibi bir motivasyonun, bireyin manevi gelişimine etkisi, farklı bakış açılarıyla yine tartışılmaya açık bir mesele.

Sonuç olarak, Hulusi Akar’ın eğitim hakkındaki bu sözleri, yalnızca bireysel bir görüş olmanın ötesine geçerek toplumda geniş bir tartışma başlattı. Fakat, eğitimin gerçek amacı konusunda pek çok farklı düşünce ve görüş mevcut. Kayseri milletvekili Akar’ın eğitime dair bu ilginç bakış açısı, belki de daha fazla sorgulamamız gereken bir çağrıyı beraberinde getiriyor. Eğitimin toplumsal rolü, sadece bireyleri eğitmekle kalmayıp, aynı zamanda onların düşünsel ve etik yapılarını da şekillendirmesi gerektiği gerçeğiyle birleşiyor.

Öte yandan, eğitimin amacı konusunda Hulusi Akar’ın yaklaşımıyla benzer görüşler dünya genelinde de tartışılmaktadır. Amerika’da bazı guruplar, eğitimin moral ve etik değerleri artırmaya yönelik olması gerektiğini savunurken, Avrupa’da eğitimcilere göre bireylerin analitik düşünme becerileri üzerine odaklanmaları gerekmektedir. Dolayısıyla, Hulusi Akar’ın açıklamaları, yalnızca Türkiye’yi değil, küresel eğitim tartışmalarını da hareketlendirebilir!